Meta CEO’su Mark Zuckerberg, ABD Başkanı Joe Biden yönetimini COVID-19 pandemisi sırasında belirli içeriklerin sansürlenmesi için baskı yapmakla suçladı. Kasım seçimlerinde ise “tarafsız” kalmayı amaçladığını belirtti.
Zuckerberg, Temsilciler Meclisi Yargı Komitesi Başkanı Jim Jordan‘a hitaben yazdığı mektupta, üst düzey Biden yetkililerinin Meta ekibine mizah ve hiciv de dahil olmak üzere bazı COVID-19 içeriklerini sansürlemeleri için defalarca baskı yaptığını ifade etti. Zuckerberg, “Hükûmet baskısının yanlış olduğuna inanıyorum ve bu konuda daha açık sözlü olmadığımız için üzgünüm” dedi.
Zuckerberg ayrıca, hayırsever grubu Chan Zuckerberg Initiative aracılığıyla seçim altyapısını desteklemek için bu döngüde bir katkıda bulunmayı planlamadığını yineledi. Önceki bağışlarının “bir partiye diğerinden daha fazla fayda sağladığı” şeklinde yorumlandığını vurgulayan Zuckerberg, bu tür bir tartışmadan kaçınmak istediğini belirtti.
Beyaz Saray ise pazartesi günü yaptığı açıklamada, “Ölümcül bir salgınla karşı karşıya kalındığında, bu yönetim kamu sağlığını ve güvenliğini korumak için sorumlu eylemleri teşvik etti” diyerek, teknoloji şirketlerinin sundukları bilgiler hakkında bağımsız seçimler yaparken eylemlerinin Amerikan halkı üzerindeki etkilerini dikkate almaları gerektiğini belirtti.
Bu açıklamalar, platformların ifade özgürlüğü mü yoksa çevrimiçi güvenlik mi öncelik olmalı tartışmasının sürdüğü bir dönemde geldi. Elon Musk ve Pavel Durov gibi teknoloji liderlerinin bu konudaki farklı yaklaşımları da kamuoyunda geniş çaplı tartışmalara neden oluyor. Eski ABD Başkanı Donald Trump ise sosyal medya platformlarını defalarca sansürle suçlamış ve yeniden başkan seçilmesi halinde “Seçim dolandırıcılarının peşine düşeceğini” belirterek, Zuckerberg‘i uyarıcı açıklamalar yapmıştı.