Muş’ta, yarım asırı aşkın süredir demir dövme ustalığı yapan 63 yaşındaki Halit Pınar, şehrin tek demircisi olma unvanını koruyor. Mesleğini başarıyla sürdüren Pınar, geleneksel demircilik sanatını gelecek nesillere aktarabilmek adına sürekli çaba sarf ediyor. Babasının mirasını devralarak hem ekonomik hem de kültürel bir özü yaşatmaya devam etmekte olan usta, ilerleyen teknolojiye rağmen demir dövme tutkusunu ilk günkü heyecanla sürdürmekte. Ancak, çırak yetiştirememek, Pınar’ı endişelendiren bir durum. Oğluna mesleğinde eğitim vermeye çalışsa da, demirciliğin onun ardından sona erebileceğinden kaygı duyduğunu belirtiyor.
Pınar, atölyesinde kırsal kesimde yaygın olarak kullanılan araç-gereçleri üreterek zorlu bir meslek dalında ayakta kalmaya çabalıyor. Bu tarihsel zanaat dalını yarım yüzyıldır icra eden Halit Usta, efsanevi bir hikaye ile mesleğe adım attığını ifade ediyor: “50 yıldır demircilik yapıyorum. Bu mesleği, babamın yanında öğrenerek başladım. Babam 1983’te vefat etti, ben daha askere gitmemiştim. Onun yanına çalıştıktan kısa bir süre sonra askere gittim ve geri döndüğümde kendi işimi yürüttüm,” diyor.
Çalışmanın insan sağlığına olan katkısına değinen Pınar, “Çalışmak bir nevi sağlık kaynağıdır. Büyüklerimiz, ‘Çalışan demir paslanmaz’ derlerdi. Hareketsiz kalan demir, ne kadar kaliteli olursa olsun, zamanla paslanır. İnsanlar da benzer şekilde, sürekli çalışanlar her zaman avantajlıdır,” şeklinde sözlerini sürdürüyor.
Pınar, demirciliğin aslında bir peygamber mesleği olduğunu, zahmetli ama bereketli bir iş olduğunu belirtiyor ve şu sözleri ekliyor: “Demircilik, Davut Aleyhisselam’ın mesleğidir. Zor bir iş ama çok bereketlidir, helal bir meslek olarak tabii eğer helal çalışırsanız. Hile yaparsam bu benim suçumdur. Bu işte kazandığım beş lirayı, diğer ticari alanlarda kazanılan bin liraya asla değişmem.”
Pınar, geçmişte aynı caddede 10 demirci bulunduğunu, fakat bugün sadece kendisinin faaliyet gösterdiğini ve son 20 yıldır çırak bulamadığını belirtiyor. “Bir zamanlar bu cadde üzerinde on kişi çalışıyordu. Şu an ben tek başımayım. Mümkün olduğunca çalışmaya devam ediyoruz. Tarıma yönelik aletler üretiyoruz; satır, çapa, balta, kazma yapıyoruz. Ancak, çırak bulamıyorum. Oğlum zaten yanı başımda, ama bu işi daha ileri taşımak gibi bir niyeti yok,” ifadeleriyle durumu özetliyor.




Yorumlar kapalı.