Gaziantep’in Tarihi Bakırcılar Çarşısı’nda Bir Usta: Yusuf Büyükçapa
Gaziantep’in tarihi Bakırcılar Çarşısı’nın en kıdemli bakır ustalarından biri olan 65 yaşındaki Yusuf Büyükçapa, bakıra şekil verirken kente özgü türkülerin melodisi eşliğinde çekiçlerini ritimle vuruyor. Gaziantep’te yaklaşık 5 asırdır süregelen coğrafi işaretli “Antep Bakır El İşleme” sanatının icra edildiği bu tarihi çarşı, asırlardan beri çekiç sesleriyle yankılanıyor.
Bakırcılar Çarşısı’nın sürekli neşe dolu, güler yüzlü, misafirperver ve mesleğini tutkuyla icra eden esnaflarından biri olan Yusuf Büyükçapa, çocuk yaşta başladığı mesleğini yarım asırdır sürdürüyor. Henüz 15 yaşındayken, kentin tanınmış bakır ustalarından olan babası Şaban Büyükçapa’nın yanında mesleğe ilk adımını atan Yusuf, çocukluk hayalini gerçeğe dönüştürerek bakırcılık sanatında yarım asrı geride bıraktı.
Çıraklık döneminde, babasının rehberliğinde bakır işlemeciliğinin inceliklerini öğrenen Büyükçapa, kentin tarihini, kültürünü ve sanatını simgeleyen bakırcılık mesleğinin tamamen unutulmaması için çabasını sürdürüyor. Bakırcılık mesleğinin yok olmaması için mücadele eden ve ömrünün büyük kısmını bu sanata adayan Büyükçapa, mesleğini yaşatmaya çalışan sanatkar ustalar arasında önemli bir yer ediniyor.
Tarihi çarşının en eski esnafı olarak öne çıkan Büyükçapa, ahşap kaplamalı dükkanları ve taş döşenmiş sokaklarıyla hem yerli hem yabancı turistlerin ilgisini çeken bir mekanda çalışıyor. Çarşının en neşeli ustası olarak bilinen Büyükçapa, küçük atölyesinde yıllardır bakır işlemeye devam ederken, ellerindeki bakırlara şekil verirken sürekli Gaziantep yöresine ait türküleri söyleyerek çevresine neşe saçıyor.
Gaziantep’e özgü türkü ve şarkılar eşliğinde çekici ritimle vuran Büyükçapa, bir yandan bakıra şekil verirken bir yandan da türkü söylüyor. Çocukluğunda hayranlıkla başladığı mesleğine müziği de ekleyerek bakır işlemeciliğinde yeni bir ahenk oluşturan Büyükçapa, sevdiği Gaziantep türkülerini seslendirirken çarşıyı ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerin büyük ilgisiyle karşılaşıyor.
Büyükçapa, özellikle takım taraftarları için takımların logolarını ilmek ilmek bakıra işleyerek ve bakırın üstüne her türlü şekli vererek dikkat çekiyor. Elinde darbe kalemi, diğerinde çekiç bulunarak gün boyu bakıra şekil veren Büyükçapa, mesleği babası Şaban Büyükçapa’dan öğrendiğini vurguluyor.
Mesleğini sevgiyle icra ettiğini ifade eden Büyükçapa, “Bu mesleğe 15 yaşında başladım ve 50 yıldır da devam ediyorum. Baba mesleği olduğu için bu işi severek yapıyorum. Babam farklı bakır ürünler üretirdi. Ancak ben daha çok özgün ve farklı modeller üzerinde çalışıyorum. Takım, siyasi parti, firma ve kurum logoları yaparak bu mesleği ileri taşımaya çalışıyorum. Daha önce mutfak ürünleri yapıyordum ama şimdi daha yenilikçi bir yaklaşım benimsedim. Bu mesleği babam sayesinde öğrendim. Allah rahmet eylesin, babam vefat etti. Biz onun mirasını devam ettiriyoruz” dedi.
Mesleğin sürdürülebilirliği için yeni nesillere ihtiyaç duyduklarına dikkat çeken Büyükçapa, “Bu mesleğin devam etmesi için gençlerin biz ustaların yanına gelip çalışması lazım. Ancak gençler iş soruyor, ama hemen ne kadar ücret alacaklarını da soruyorlar. Meslek öğrenmek için değil, para için geliyorlar” diye konuştu.
Yorumlar kapalı.