Van’ın Gevaş ilçesinde üretilen ve Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından coğrafi işaretle tescillenen Gevaş fasulyesi, girişimci kadınların emeğiyle değerine değer katmaya devam ediyor. Her yıl yüzlerce ton olarak hasat edilen bu eşsiz fasulye, 2023 yılında coğrafi işaret alarak kalitesini ve yerel kültürel mirasını resmen tescillemiş oldu. Kılçıksız, etli, sulu ve gevrek yapısıyla damaklarda unutulmaz bir tat bırakan Gevaş fasulyesi, özellikle çevre illerden gelen taleplerle büyük bir ilgi görüyor.
Çocukluğundan beri tarlada çalıştığını ifade eden Devrim Şeker, 17 kadınla birlikte bir kooperatif kurarak bu değerli ürünü üretmeye başladıklarını belirtiyor. Kurdukları kooperatifte bal üretimi, kuru sebze ve meyve ile fasulye ekimi gerçekleştirdiklerini aktaran Şeker, “Tarlayı seviyorum, ekiyorum ve üretiyorum. Ürettiklerimizi de kooperatifimiz bünyesinde satıyoruz. Köyümüzde 18 ortakla birlikte kooperatifimizi kurduk. Hepimiz kadınız ve aynı şekilde tarlada çalışıyoruz. Aramızda arıcılık yapan, bal üreten, kuru sebze, kuru meyve yapan ve reçel hazırlayan arkadaşlarımız var. Biz de fasulye satarak kooperatifimize katkı sağlıyoruz.”
Bu yıl sıcak hava şartlarının fasulyenin erken bozulmasına sebep olduğunu kaydeden Şeker, “Yine de fasulyemizin tanesi oldukça güzel. Suyu sondajdan sağladığımız için fasulyelerimiz ince, etli ve sulu oluyor. Şu an 7 dönümlük bir alanda fasulye ektik ve yaklaşık 6 ton verim bekliyoruz. Sıcaklar olmasaydı daha fazla verim elde edebilirdik.” ifadelerini kullandı.
Güneş Altında Çalışan Kadınlar
Yaz mevsiminde herkes tatile giderken, Devrim Şeker ve arkadaşları günlerini tarlada geçiriyor. “Bizler sabah 06.00’dan akşam 20.00’ye kadar tarladayız. Güneşle başlıyor, güneşle bitiriyoruz. Bütün günümüzü güneşin altında geçiriyoruz. Nisan ayından eylül ayına kadar tarladayız ve neredeyse evin yüzünü görmüyoruz.” şeklinde konuştu.
Fasulyede şimdiye kadar emeklerinin karşılığını yeterince alamadıklarını vurgulayan Şeker, “Köyde 20’ye yakın tarla ekili. Her aile kendi durumuna göre ekiyor. Bizler tarlada 30 TL’ye satıyoruz ancak marketlerde 70-80 TL’ye satılıyor. Çok şükür, fasulyemizin patenti alındı ve bu bizi mutlu etti. Artık fasulyemiz değerinde satılacak. Patentin bizi bir adım ileriye taşıyacağına inanıyoruz ve artık emeğimizin karşılığını alacağımızı düşünüyoruz.”
Sevim Şeker isimli bir diğer üretici ise, gün boyunca güneşin altında çalıştıklarını belirterek, “Sadece yemek saatlerinde mola veriyoruz. Onun dışında gün boyu fasulye topluyoruz. Herkes yaz mevsiminde tatile gidiyor, biz de tarlaya geliyoruz. Ancak tatilimizi, kış mevsiminde evimizde dinlenerek geçiriyoruz.” dedi.
Güzelkonak Mahallesi’nde neredeyse tüm ailelerin fasulye ile uğraştığını belirten Sevim Şeker, “Mahallemizde 110 hane var ve bu hanelerin çoğu gerek kendi ihtiyacı için gerekse ticari amaçlı ekim yapıyor. 70 aile bunu ticaret amaçlı yapıyor. Hava şartları ve arazi yapısı nedeniyle en iyi verimi yeşil fasulyeden alıyoruz. Yıllarca İstanbul’da yaşadım, Tokat, Amasya, Manisa, Afyonkarahisar ve Bayburt’tan fasulye getirilirdi. Ancak en lezzetli fasulye bizimdi, çünkü bizim fasulyemiz hem iri hem de etli oluyor ve çabuk pişiyor. Ancak son yıllarda susuzluktan dolayı sıkıntı yaşıyoruz. İnşallah emeğimizin karşılığını alacağız.” şeklinde konuştu.
Yorumlar kapalı.