Diyarbakır Ulu Cami, sadece mimarisiyle değil, aynı zamanda tarihî derinliğiyle de dikkat çeken bir yapıdır. Şehirdeki simge yapılar arasında yer alan bu cami, 3 bin 400 yıllık geçmişiyle İslam âleminin beşinci Harem-i Şerifi olarak tanınmaktadır. Ziyaretçilerine sunduğu zengin kültürel miras ile etkileyici bir deneyim sunmaya devam etmektedir. Cami içinde yer alan ve Roma dönemine ait olduğu düşünülen yer altı su sarnıcı, günümüzde aktif olarak kullanılmakta ve bu yönüyle dikkat çekmektedir.
Araştırmacı Yazar Abdulaziz Yatkın, camilerin ve diğer ibadethanelerin genellikle su kaynaklarının üzerine inşa edildiğini belirterek, Ulu Cami’deki bu tarihi su sarnıcının özelliklerini aktardı. Yatkın, “Diyarbakır Ulu Cami’de bulunan bu tarihi su sarnıcı, Roma dönemine ait bir yapı olarak karşımıza çıkmaktadır. Sarnıç, 16 buçuk metre uzunluğunda, 2 buçuk metre genişliğinde ve 2 metre 80 santimetre yüksekliğindedir. Halen aktif bir su kaynağı olarak kullanılmakta ve zaman zaman buradan su çıkarılarak cami avlusunun temizliğinde değerlendirilmektedir. Su eksildiğinde, sarnıç kendiliğinden kaynaktan su alarak dolmaktadır” ifadelerini kullandı.
Yatkın, eski çağlarda kuyu görevi gören ve zamanla üzeri kapatılan bu sarnıcın turizm açısından nasıl bir değer taşıdığına da dikkat çekti: “Bu su sarnıcının içinde, yeryüzüne doğru bakan iki pencere bulunmaktadır. Eğer bu pencerelerin üzerini kapatan taşlar kaldırılarak, üzeri kırılmaz camla kapatılır ve ışıklandırma yapılırsa, Ulu Cami için harika bir görünüm elde edilecektir. Bu durum, turistler için de güzel bir atmosfer yaratacaktır” dedi.
Kesin bir yapım tarihi bilinmemekle birlikte, Yatkın, sarnıcın Roma döneminde inşa edildiği tahmininde bulundu. “Zaten Ulu Cami’nin 3 bin 400 yıllık bir geçmişi vardır ve bu sarnıcın da en az o kadar bir geçmişe sahip olduğunu düşünüyoruz. Halen kullanılmakta ve faal durumdadır” şeklinde konuştu.
2017 yılında gerekli izinleri aldıktan sonra sarnıcın içine giriş yaptığını ve burada önemli ölçümler gerçekleştirdiğini belirten Yatkın, “Ulu Cami kitabımı hazırlarken sarnıca girdim. Orada suyu gördüm, ölçümünü yaptım ve su kaynağının nereden geldiğini tespit ettim. Sarnıcın iki penceresinin tam altında, 100 santim genişliğinde iki tane kuyu bulunmaktadır. Bu kuyulara su doluyor ve insanlar testilerle bu kuyulardan su çekiyordu” dedi.
Yatkın, bu su sarnıcının, Diyarbakır’ın ve Ulu Cami’nin tanıtımına önemli bir katkı sağlayabileceğini vurguladı. Bu tür tarihi yapılar, şehrin kültürel mirasını ve tarihini yansıtan önemli unsurlar olarak gelecekte daha fazla ilgi görecektir.
Yorumlar kapalı.