Gaziantep’te yaşayan hattat Mehmet Bali, genç yaşlarda ilgi duymaya başladığı hat sanatında tam 40 yılı geride bırakmıştır. Öğrencilik döneminde büyük bir sevgiyle başladığı bu sanatı, 62 yaşındaki hattat 20 yıl önce kendi imkanlarıyla kurduğu atölyede devam ettirmektedir. Şahinbey ilçesindeki tarihi Mecidiye Han’da, eserlerini büyük bir aşkla nakşeden Bali, aynı zamanda hat sanatını öğrenmek isteyen öğrencilere eğitim verme görevini de üstlenmiştir.
Halk Eğitim Merkezleri, üniversiteler ve belediyelerin düzenlediği kurslarda hat sanatı dersi veren Bali, birçok öğrenci de yetiştirmektedir. Sanat hayatının 40. yılında eserler vermeye ve geleceğin sanatçılarını yetiştirmeye devam eden Bali, hem yurt içinde hem de yurt dışında büyük bir ilgi gören 100’den fazla esere sahiptir. Üniversite öğrencisi iken eğitime başlamış ve sadece 2 yıl içinde hattat olmuştur. Bu alanda ürettiği yeni eserlerle ve hocaları gibi öğrenciler yetiştirerek hat sanatına sahip çıkmayı hedeflemektedir.
Gaziantep’teki tek icazetli hat sanatı ustası olarak Bali, hat sanatına gençlerin son yıllarda artan ilgisinin kendisini oldukça memnun ettiğini ifade etmekte ve bu sanatı öğrenmek isteyen gençlere ders vermekten mutluluk duyduğunu belirtmektedir. Hat sanatını gelecek nesillere aktarmak amacıyla üniversite ve imam hatip okullarının yanı sıra, kendi kurduğu atölyesinde de öğrencilere kurslar düzenlemektedir.
Bali, hat sanatının Kur’an-ı Kerim’i güzel bir şekilde yazma sanatı olarak başladığını vurgulayarak, “Peygamber Efendimiz (Sallallahü teala aleyhi ve sellem), görsel sanatlar arasında hat sanatını tercih etmiş ve bunu tavsiye etmiştir. Hazreti Ali Efendimiz, ilk vahiy katibi ve hattat olarak bu sanatın temelini atmıştır. O günden bu yana hat sanatı gelişmeye devam etmiştir.” şeklinde sözlerini sürdürmüştür. İlk kufi yazının da Hazreti Ali tarafından belirlendiğini dile getirerek, bu yazının ölçü ve kurallarının yine onun tarafından şekillendirildiğini ifade etmiştir. Daha sonra Abbasiler döneminde bazı değişiklikler geçirerek Selçuklu ve Osmanlılarda altı yeni yazı türünün icat edildiğini de belirtmiştir.
Osmanlı döneminin hat sanatı açısından zirveye ulaştığına dikkat çeken Bali, “Osmanlı padişahlarından altısının da hattat olduğunu”> vurguladı. Hat sanatı dersleri almaya başladığı Selçuklu Üniversitesi İlahiyat Fakültesi döneminde başlayan sürecini, İstanbul’da hocalarıyla devam ettirdiğini belirtmiştir. Şu anda Gaziantep’teki tek hat sanatı atölyesinde hattatlık görevini sürdükten sonra, Halk Eğitim Merkezleri ile üniversitelerde dersler vererek öğrenci yetiştirmeye devam etmektedir.
Hat sanatının detaylarıyla alakalı bilgi veren Bali, “Kur’an-ı Kerim, ‘kufi’ yazı ile yazılırken, daha sonra ‘nesih’ tarzı ortaya çıkmıştır.” diyerek bu yazı türlerinin gelişim sürecini aydınlatmıştır. “‘Nesih’ yazı ile yazılarak Kur’an-ı Kerim’in güzelleştirildiğinin,” yanı sıra “Sülüs” yazı stilinin camilerde, levhalarda ve tablolarda süsleme sanatı olarak kullanıldığını da ifade etmiştir. Çocukluğundan itibaren Kur’an-ı Kerim’e karşı duyduğu aşkı dile getiren Bali, “Konya Selçuklu Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunuyum ve ilk hat derslerimi Konya’da aldım.” diyerek bugüne kadar bu sanatla uğraşmaya devam ettiğini belirtmiştir. Gaziantep’te hat sanatıyla ilgili bir çalışmanın ve atölyenin olmayışının kendisini harekete geçirdiğini de ekleyen Bali, 20 yıldır Gaziantep’teki atölyesinde hat sanatı çalışmalarına devam ettiğini söylemiştir.
İHA
Yorumlar kapalı.